Bazı Sevgiler Zaaftır

0
974
bazı sevgiler zaaftır

Hepimiz günlük hayatımızda “zaaf” kelimesini kullanmışızdır veya duymuşuzdur. Sözlük anlamı olarak ele alırsak Türk Dil Kurumu iki şekilde tanımlıyor; irade zayıflığı ve düşkünlük. Bireysel olarak baktığımızda insanoğlu bir nesneye, yiyeceğe, işine ya da başka bir insana karşı zaaf duyabilir. Kimileri için işi her şeyden önce gelir “Onun işine zaafı var.” deriz, kimileri de çikolataya karşı koyamaz ve “Çikolata gördü mü dayanamaz!” gibi cümleler kurarız. Burada bahsedeceğim ise bir insanın başka bir insana duyduğu zaaf. Bu durum birçok esere konu olmuştur. Anlamı ile beraber duruma baktığımız zaman daha açıklayıcı olabilmektedir.

Zaaf duygusunun oluşmasının temelinde haz vermesi bulunur çünkü haz hoşa giden bir şeyin kişide uyandırdığı duygudur. Her insanın haz nesnesi vardır çünkü hepimizin beyninde bir ödül mekanizması bulunur. Bu ödül mekanizması bizim hayattan keyif almamız ile ilgileniyor ve tüm keyif veren hoşluk içeren davranışlarımızı bu mekanizma ile gerçekleştiriyoruz. Ama bazı durumlarda haz nesnesi zaafa dönüşebiliyor. Bu durum kontrol edilemediği zaman bağımlılık ortaya çıkar. Buna en güzel örnek madde bağımlılarıdır. Bunun sebebi insanoğlunun yaradılışında az acı, az mutsuzluk, az çaba fakat buna karşılık çok keyif, çok mutluluk ve haz odaklı yaşamak olmasıdır. Bu durumda kişinin günlük hayatı etkilenmeye başlıyor ve haz odağı olan zaafının peşinden koşarak geçiriyor günlerini.

Peki bazı sevgiler zaaf mıdır?  İngiliz şair, edebi eleştirici ve oyun yazarı John Dryden diyor ki Aşk aklın en soylu zaafıdır.” Belki kendiniz yaşamış belki etrafınızda birinde görmüşsünüzdür ya da okuduğunuz bir kitapta, izlediğiniz bir filmde. Kişi mantık ağırlıklı biriside olsa zaaf duyduğu kişiye karşı salt duyguları ile hareket eder, suratsız diye nitelendirilen bir kişi zaaf duyduğu kişiye karşı dünyanın en çocuksu ve eğlenceli insanıdır, ne yaşanırsa yaşansın tüm üzücü durumlara rağmen zaafı olan kişi sınırsızca şans verebilir veya çabuk sinirlenen birinin hiç sinirlenmediği biri olmak diye de düşünebiliriz. Bu durum dışarıdan bakıldığı zaman yüzde tebessüm uyandıran bir durum gibi gözükse de zaafı olan kişinin benliği ile yaşadığı bir çatışma bulunur iç dünyasında.

Karşı koyamadığınız bir gücün sizi yönettiğini düşünün, nasıl hissederdiniz? Göklerde olduğunuz anda son sürat yere çakılmak gibidir çünkü insanlar anlaşamayabilir, hayat her zaman mutluluk getirmeyebilir. İşte o noktada yaşanan şey tam olarak budur. Kişi uzak durmak için çabaladığında en büyük acıyı yine kendisi çeker çünkü hazzından uzak kalmıştır, kendi de bilir ki dönüp dolaşıp tekrar dönecektir çünkü daha önce belirttiğim gibi insanoğlunun yaradılışı haz odaklıdır. Kimi zamanlar bu zaafı yönetebilmeyi başarabilir bilincinin en derinine gömerek hayatına devam edebilir ama gözden kaçırdığı durum bilinçaltı asla hiçbir şeyi unutmaz en savunmasız anlarımızda, rüyalarımızda ya da bir uyarıcı sayesinde ortaya çıkarır tekrar. Arkadaşlarınız ile oturduğunuz ve eğlendiğiniz bir masada birden çalan bir şarkıdan yüzünüzün düşmesi, masada söylenen bir isim ya da asla anlam veremediğiniz bir dil sürçmesi ile bilinçaltına ittiğiniz zaaf tekrar gün yüzüne çıkacaktır. Hiç gitmediğiniz bir mekana gittiğinizi düşünün ve orada karşılaştığınızı bu durum da “Kadere bak!” diyebilirsiniz; oysa ki sizi oraya götüren şey bilinçaltına ittiğiniz ve ortaya çıkan zaafınızdır çünkü karşılaşmayı istiyordunuz. Carl Gustav Jung’ın dediği gibi “Siz bilinçaltınızı bilince dönüştürene kadar, o sizin hayatınızı yönlendirecek ve siz ona kader diyeceksiniz.”

Bazı sevgiler zaaftır, aşkta zaafların en büyüğüdür.

Önceki İçerikBeşiktaş DYSON Süpürge Servis Merkezi
Sonraki İçerikBugünün Dünü Olan “Şemalar” Nedir?
Beykent Üniversitesi Psikoloji bölümünden 2020 yılında yüksek onur öğrencisi olarak mezun oldum. Bu süre içerisinde okulumuzun düzenlediği çeşitli seminerlerine katıldım. 2020 yılında Anadolu Üniversitesi Sosyal Hizmetler bölümünde eğitimime devam etmekteyim. Necmi Kadıoğlu Esenyurt Devlet Hastanesi, Bakirköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları E.A. Hastanesinde stajyer psikolog olarak yataklı servis ve psikoloji laboratuvarında dönüşümlü olarak görev yaptım. Layza Psikoloji Uzman Psikolog Kaan Yavuz’un yanında gönüllü stajyer psikolog olarak bulundum. Eğitimime ve kendimi geliştirmeye devam etmekteyim.

CEVAP VER

Yorumunuzu yazınız
Adınızı yazınız