Çocuklar yaklaşık 11 yaşlarından önce henüz soyut şeyleri kavramakta biz yetişkinler kadar başarılı olamamaktadırlar. Bu sebeple kelimeleri yetişkinler kadar rahat kullanamamaktadırlar. Bazı durumlarda, yetişkin hayatta bile kendimizi kelimelerle anlatabilmemiz oldukça zor olabilmekteyken, muhakeme yeteneği henüz yeterince gelişmemiş çocukların kendilerini dili kullanarak anlatabilmeleri onları çok zorlamaktadır. Kendini, dış dünyaya anlatabilmek için arayış içinde olan çocuk bunu oyunu kullanarak gerçekleştirebilmektedir. Oyun oynamayı yeterince iyi hatırlayamayan yetişkinler ise bazen onların oyunlarına yeterli katkıda bulunamamaktadırlar ya da doğru bildikleri yanlışlar ile onları engellemektedirler. Bu ise,  çocuğun kendisini ifade etmesini engellemek anlamına gelmektedir. Burada yapabilecekleri en güzel şey çocuklara,  oyun oynayabilmeleri için ortam hazırlamaktır.

Anaokulunda çocuk, kendi gibi düşünebilen ve kendisini anlayabilen insanları gördükçe kendisini sosyal beceri, öz bakım, dil bilişsel ve motor hareket yönünden geliştirebilmektedir. Ayrıca televizyondan uzaklaşmakta ve sorumluluk almaya başlamaktadır. Kendi yaş grubundaki diğer çocuklarla etkileşime geçerek yeni deneyimler edinebilmektedir. Kendisini ifade etmeyi öğrenebilmekte, tüm bunları başardıkça büyüme yolunda attığı adımları sağlamlaştırmaktadır. Çocukların, özellikle 36 aylık olmaları itibarı ile anaokuluna başlamaları onların gelişimlerinde çok önemli bir yer tutmaktadır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir