Gerek iş hayatı gerek aile hayatı ya da aşk ve arkadaş hayatımızda insanlarla ilişki içerisinde olmamız gereken durumlar söz konusudur. Her ne kadar insanlarla birlikte olmayı reddetsek de bu kaçınılmaz bir gerçektir. İnsana anlam katan yine diğer bir insandır.

İnsan ilişki içerisinde iletişim kanalıyla, konuşarak anlaşan bir varlık. İletişimde duygular ve düşünceler aktarım halinde. Bazen sevmediğimiz durumlarla karşılaşmak mümkün. Kontrol altına alamadığımız ortamlar, birlikte olmak zorunda olduğumuz insanlar, bir kader niteliğinde değişmez bir gerçek midir?

Onları yok etmem mümkün müdür diye soruyorsan, sana anlatacaklarımı iyi dinle! İnsanın derdi de dermanı da kendinden çok uzak değildir. Bir sorun varsa, çözümü de yine kişinin içindedir. Sende başlayan her şey yine sana döner.

Şimdi sadece biraz bu oluşumu öğrenmen sana yeterli gelecektir.

1. Teknik: Çöp Kutusu

Çöpe attığın nesneye dönüp bakar mısın ? Artık senin için anlamsız, değersiz ve kullanılmaz halde bir eşyadır. İş yerinde seni çileden çıkartan kişiyi zihnindeki halkalı çöplüğüne atma zamanı geldiyse, hiç düşünmeden atın çöp poşetine. Kokan bir çöpün yanından hayvanlar bile uzaklaşarak geçer, zihniniz onun çöpte olduğunu kanıksadığında artık söyledikleri de size bir o kadar uzak gelecek.

2. Teknik: Renk Sarmalı

Gece seni uyutmayan insanlar, ya da ilişkiler yaşıyorsan bu teknik tam sana göre. Gece uyumadan önce bir doz alman yeterli.

Sevmediğin kişi, ilişki, olay ya da duyguyu sevmediğin bir renkte paket yapıp, uzayın derinliklerine fırlat.

Bunu yaptığında gönderdiğin şeyin uzayda yok olduğundan emin olana kadar ardından bak. Zihnin bunu kabul ettiğinde artık o takıntılı duygu, düşünce ya da kişiden uzaklaşacaksın.

3. Teknik: Teşhis Koyma

Teşhis dediğimiz zaman, aklınıza tıbbi bir teşhis gelmesin elbette. Ya da şizofren, ruh hastası söylemleri içeren, psikiyatrik söylemler de değil. Anlamsız hareketler içerisinde olan arkadaşınız ya da ailenizden iş yerinizden bir kimsenin, bu durumun altında yatan herhangi bir sebebin olduğuna ikna olun. Sevgisizlik, yaşadığı travmatik herhangi bir durum olabilir. O nedenle kişileri değil, yaşadığı talihsiz durumu göz önüne alarak, kalbinizdeki merhamete kulak verip onu görmezden gelebilir, söylediklerine kulak asmayabilirsiniz.

Şu bir gerçek ki kimseyi değiştiremezsin. Kendini bunun için yoruyorsan eğer büyük bir yorgunluk içine girersin. Değişime de kabullenmeye de kendinden başla. İnsanları görmek istediğin pencereye koy, sonrası çorap söküğü gibi gelir.

Hayat düz bir yol değil, biz sorunsuz bir hayatı da arzulamıyoruz, fakat yaşanılanı az sıyrıklarla atlatmak için, biraz bilgiye ihtiyacımız olduğu muhakkak.

Sevgiyle kal…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir