Ülkemizde obezite oranlarının korkutucu boyutlara ulaşmasının ardından, obezite cerrahi ameliyat rakamları ve özellikle tüm dünyanın ilk sırada tercihi tüp mide ameliyat sayıları ciddi oranlarda hızla artmıştır. Peki tüp mide ameliyatı nedir? Midenize tüp mü takılıyor? Nasıl bir ameliyat? Tıbbı tekniği nedir? Biraz bunlardan bahsedelim…

Tüp mide obezite ve metabolik cerrahi ameliyat yöntemlerinden yeme kısıtlayıcı bir ameliyat yöntemidir. Bu ameliyat ile midenin hacim olarak küçültülmesi hedeflenir. Yaklaşık olarak midenin %80’i laparoskopik olarak zımbalanarak çıkarılır. Geride kalın bir muz şeklinde veya yemek borusu genişliğinde bir mide kalır. Tüp mide ameliyatı sonrasında mide kalın bir boru veya tüp şeklinde kaldığı için tüp mide ameliyatı denmektedir. Bu yöntemde midenin hacim olarak küçülmesi hedeflenir. Aynı zamanda midenin bombeli kısmından salgılanan ghrelin hormonu seviyesinin azalması beklenir.

tüp mide ameliyatı nedir

Tüp Mide Ameliyatı Teknik: Tüp mide ameliyatı genel anestezi altında yaklaşık 35-45 dakika sürede laparoskopik yöntemle yapılmaktadır. Tüp mide ameliyatı karın bölgesinden genellikle 5 delik açılarak gerçekleştirilebilmektedir. Hastanın boy ve vücut şekli uygun ise ameliyat sadece tek delikle de gerçekleştirilebilir. Midenin damarları ayrıldıktan sonra midenin içerisine ağızdan standart ölçü için özel tüp şeklinde alet yerleştirilmekte ve mide tüp komşuluğundan stapler dediğimiz bir alet yardımıyla kesilmektedir. Midenin kesilen bombeli kısmı karın duvarındaki laparoskopik aletlerin deliklerinden dışarı alınmaktadır. Tüp mide ameliyatı esnasında hastanın kanama kontrolü ve kaçak kontrolü yapıldıktan sonra ölçü amaçlı yerleştirilen tüp çekilerek midenin kesilen kısmı tekrar dikilmektedir. İnter Bariatrics ekibi tüp mide ameliyatı sırasında ve sonrasında karın içinde veya burunda bir dren bırakmamaktadır.

Hayat Bilgisi dizisindeki tombiş Arif rolü ve 142 kiloluk haliyle hafızalarda yer eden Ümit Erdim bir süre önce tüp mide ameliyatı olmaya karar verdi. Sessiz sedasız ameliyat olan daha sonra ameliyatın duyulmasının ardından takipçileriyle bu durumu paylaşmak durumunda kalan Ümit Erdim, sosyal medyada takipçileri tarafından acımasızca, anoreksia olmasından, yüzünün çökmesine kadar ağır eleştiri bombardımanına tutuldu. Polemiklerin ardı arkası kesilmeyince, Ümit Erdim 142 kilogramlık fotoğrafını sosyal medyada paylaşıp takipçilerine “Bunu mu istiyorsunuz? anlamadım” diyerek tepki gösterdi. Bu tepkinin ardından sosyal medyada “Tüp mide ve obezite cerrahi ameliyatları ile ilgili ameliyat olanlar hastalıklı görünüyor! sağlıksız oluyor!” şeklinde polemiklerin arkası gelmeye başladı.

Ümit Erdim’ in Tüp Mide Ameliyatı Sonrası Bu kadar Zayıflaması Normal Miydi? Korkutan Bir Problem Var Mıydı?

Daha önce spor ve sağlıklı beslenme alışkanlıkları edinmeye çalışarak ciddi kilo veren ve bunu bir süre koruyan Ümit Erdim bir süre önce kontrolsüz kilo artışı ve metabolik sendrom ön tanısıyla tüp mide ameliyatı oldu. Ameliyat sonrası hiçbir doktor kontrollerini aksatmayan Ümit Erdim’in kilo verim hızı, kan tetkik düzeyleri ve tüm ölçümleri beklenen seviyede ve normal seyrinde devam etmiştir. Tüp mide veya diğer obezite cerrahi ameliyatları sonrası hızlı kilo verme dönemlerinde hastaların orantısal olarak en hızlı kayıpları yüzdeki yağlı dokudan olmakta bu da hastalara çevrelerinden “Çöktün, hastalanacaksın, çok zayıfladın, hastalıklı gibi oldun” tepkileri almasına neden olmaktadır. Bu durum özellikle erkek hastalarda yüzdeki yağ doku oranının bayan hastalara oranla daha az olması nedeniyle sık rastlanmaktadır. Aslında bu olağan ve beklenen bir süreçtir. Sosyal çevrenin baskısı nedeniyle maalesef hastalar ameliyat sonrası çok zor bir dönem geçirmekte hatta böyle bir durumun olabileceğini önceden belirtmemize rağmen panik olmaktadırlar.

ümit erdim

Peki Bu Durum Geçici Mi Yoksa Kalıcı Mı?

Kilo verim süreçlerinde bölgesel yağlı doku kaybı kişiye göre değişen oranlarda olmaktadır. Ameliyattan sonraki ilk aylarda hızlı kilo veriminin ardından, kilo veriminin giderek yavaşlaması ve sonraki dönemde vücuttaki yağlı doku oranının dengeye gelmesiyle bu durumun yavaş yavaş düzelmesi ve normale dönmesi beklenir. Yüz, genellikle kişiden kişiye değişmekle birlikte hastanın denge kilosuna gelmesiyle toparlamakta ve halk arasında çöktü tabir edilen görüntü genellikle geçmektedir.

Peki Önlem Alabilir Miyiz?

Maalesef hayır! Yüzdeki yağ dokusu kaybı herkeste fazla olacak diye panik olmaya veya çözüm aramaya gerek yok. Ameliyatınızın ve kilo vermenizin tadını çıkarın. Panik olmayın!

Etrafınızın kilo ve dış görüntünüze odaklı eleştirilerinden ve insanlardan uzak durmaya ve kulak asmamaya gayret edin. 6-9 ay sonra bu dönem geçecek ve toparlayacaksınız. 1-1,5 yıl sonra halen yüzünüzde memnun olmadığınız bir görüntü olursa unutmayın yağ enjeksiyonu veya dolgu gibi küçük estetik müdahaleler de yaptırabilirsiniz.

Ameliyatlardan beklenen sonucun sağlıklı ve hafif bir yaşam olduğunu unutmayın…