Son yıllarda tüm dünyanın korkulu rüyası haline gelen obezite ile meme kanseri arasında gerçekten bir ilişki var mı? Söylenildiği gibi meme kanserini hatta diğer kanserleri de obezite tetikliyor mu? Bilimsel açıklamaları var mı? Bu soruların cevaplarını anlaşılır bir dille sizler için yazdım.
Öncelikle şunu rahatlıkla söyleyebiliriz; Amerika ve dünyanın birçok yerlerinde yapılan uzun süreli klinik çalışmalarda obezite sınırını aşan kadınların meme ve birçok diğer kanser türlerine yakalanma ihtimalinin daha fazla olduğu bilimsel olarak tespit edilmiştir.
Meme kanseri, kadınların korkulu rüyası ve en sık rastlanan kanser türlerinden ilk sırada yer almaktadır. Meme kanseri yine dünyada kansere bağlı ölümlerde ise 2. sırada yer almaktadır. Meme kanserinin oluşmasında bilimsel olarak, doğum kontrol ilacı kullanımı, erken adet yaşı, geç menopoz yaşı, evlilik öyküsü, doğurganlık, emzirme ve aile öyküsü risk ilişkileri artık net olarak bilinmektedir.
Obezite Sınırı İle Meme Kanseri İlişkisi Nedir?
Obezite ise son yıllarda tüm dünyada yapılan bilimsel çalışmaların da ışığındatüm kanser türleriyle ve meme kanseriyle de artık öne çıkmaktadır. Vücut Kitle İndeksi (BMİ, VKİ, kg/m2) yükseldikçe, meme kanserine yakalanma ihtimalinin yükseldiği, obezite sınırını aşan meme kanserli kadınlarda ise ölüm riskinin obez olmayan kadınlara oranla iki kat arttığı ise bilimsel çalışmaların ışığında gösterilmiştir.
Ancak bu tespitlerin; Amerikan halkında obezite sınırı ve kanser ilişkisindeki bilinç oranının %25’leri geçmediği, bu bilinç rakamın ve oranının Türkiye’de ise çok daha korkutucu boyutlara ulaştığı biliniyor. Türk kadınlarında obezite oranı dünyada ilk sırada yer alıyor.
Obezite Kansere Nasıl Neden Olur?
Değişik ülkeler ve ülkemizdeki üniversitelerde yapılan tüm akademik ve bilimsel çalışmalar vücut ağırlığı ve yağ oranının yükselmesinin yağ dokuda hormonal ve metabolik değişikliklere neden olduğunu ve kanser de dahil birçok hastalıklara davetiye çıkardığını bildirmektedir.
Obezite problemi yaşayan kişilerde yağ hücrelerinden çeşitli hormonlar ve bazı büyüme faktörleri, çok yüksek oranlarda ve sürekli salınmakta ve bu durumda kanser oluşumuna neden olmaktadır. Bu salınan hormonların yapılan çalışmalara göre tümörün oluşmasına, büyümesine ve tüm vücuda yayılmasına neden olduğu Sağlık Bakanlığı ve Uluslararası Kanser Araştırma Fonları’nın çalışmalarında gösterilmektedir.
Ayrıca menopoz sonrası dönemde karın bölgesinde yağlanma oranı yüksek olan kadınların, meme kanserine yakalanma oranının total obeziteye oranla daha yüksek olduğu görülmüştür.
Obezitenin endometriyum (rahim) kanseri ile de işkili olduğu da tespit edilmiştir. Yağ dokudan salgılanan östrojen hormonunun üretiminin artması ve insülin düzeyinin rahim kanserine sebep olabileceği belirtilmiştir. Endometriyum kanserlerinin %40’ının obeziteden kaynaklı olabileceği düşünülmektedir.
Obezite; kadınlarda yalnızca meme kanserine değil, rahim, yumurtalık (over), rahimağzı (serviks), mide, kolon, böbrek, safra kesesi, kanserlerine, erkeklerde ise mide, kolon, rektum, pankreas, böbrek, prostat kanserlerine yakalanma riskini artırıyor.
Dünya Sağlık Örgütü’nün Uluslararası Kanser Araştırmaları Temsilciliği’nin çalışmalarına ışığında biz obezite ve fiziksel aktivite yetersizliğinin kansere yakalanma oranını %20-25 artırdığını söyleyebiliriz.
Yine aynı kaynaklara göre 2020 yılında obezite kaynaklı kanser oranlarının %50 civarında olacağı tahmin edilmektedir.
Obezite ve Meme Kanserinden Korunmak İçin Neler Yapmalı?
- Sağlıklı ve hareketli yaşam şekli edinerek sadece obezite ve meme kanserinden değil tüm sağlık problemlerinden korunabiliriz. https://obezitecerrahi.com/saglikli-yasamin-anahtari/
- Sedanter yaşamdan acilen hareketli yaşama geçmelisiniz. Menopoz sonrası ise günde sadece 30 dakika yürüyüş yaparak %20 oranında meme kanserine yakalanma riskini azaltabilirsiniz.
- Normal kilolunuzu koruyarak, meme kanserine yakalanma riskinizi obez bireylere oranla %37 oranında daha azaltabilirsiniz.
- Düzenli fiziksel aktivite ile kansere yakalanma ihtimalinizi düşürebilir, obezite ve depresyondan korunabilir, yaşlanmanızı geciktirebilirsiniz.
- Stresten mümkün olduğunca uzak durmalı, hayatımızdaki stres faktörlerini en aza indirmeye gayret etmeliyiz.
- Beslenmenizde sağlıklı, kaliteli ve doğal yağlar tüketerek, yanmış ve sağlıksız yağlardan uzak durarak kanserden korunabilirsiniz.
- Beslenmenizde kurubaklagiller, tahıl, sebzelerden kompleks karbonhidrat tüketimine önem vermeli, basit şeker tüketimi ve pastane ürünlerinden uzak durmalısınız.
- Paketli ürünlerin içerdiği katkı ve koruyucu maddeleri nedeniyle kanseri ve obeziteyi tetikledikleri bildirilmiştir. Paketli ürünleri kesinlikle tüketmemeye gayret etmelisiniz.
- Mevsiminde sebze ve meyve tüketmeye özen göstermelisiniz.
- Barsak floramızı korumak için probiyotik beslenmeye özen göstermeli, taze mayalanmış yoğurt ve kefir tüketmelisiniz.
- Düzenli sağlık kontrollerini aksatmamaya özen göstermelisiniz.