Doğum sonrası depresyon oldukça yaygın görülen bir ruhsal hastalıktır. Diğer ruhsal problemlere nazaran görülme sıklığı %5-20 arasında değişmektedir. Bu kadar sık görülmesine rağmen kliniğe başvurma oranı neden daha düşüktür?

Bunun biyolojik, psikolojik, sosyokültürel ya da toplumsal roller gibi birçok sebebi olabilir. Kişiyi etkileyen sebeplerin başında toplumsal baskı ve anneye dair biçilen roller gelmektedir. Kimse “kötü bir anne” olma izlenimi bırakmak ve bu şekilde anılmak istemez. Çocuğu kucağına alamadığı için çocuğu dışlıyor gibi görünmek, kendisini yorgun, mutsuz, suçlu hissedebileceği için anne olmaktan dolayı mutlu olmadığını ima eden tanıdıklar, enerjide azalmalar olabileceği için annelik görevinin en temel parçası olan çocuğa bakmayı bile becerememekle ithaf edilmek, bir de üstüne normal doğum yapmamışsa ya da sütü yeterli olmuyorsa kendini ispatlamak zorunda hissetmek yargılarıyla baş başa kalırız. Hepsi birer çuval haline dönüşür ve sırtımıza yüklemeye devam ederiz. Doğum sonrası depresyon başlı başına kocaman bir çuvalken biz içine diğer yük torbalarını eklemeye devam ederiz ve toplum, yakınlarımız, arkadaşlarımız, ailemiz çoğunlukla farkında olmadan bu torbaları doldurmamıza yardım ederler. Aradan şöyle sesler işitiriz:

  • Annelik içgüdüsü doğuştan gelir. Bu kadında annelik içgüdüsü yok baksana çocuğunu kucağına bile alamıyor.
  • Her şeyi var haline şükretmiyor sürekli ağlıyor.
  • Normal doğumu bile beceremedi, nasıl anne olacak?
  • Çocuk başkasından mı acaba ondan mı bu kadar çöktü?

“Tam bana ne oluyor?” diye anlamak ve anlaşılmak istediğimiz bir dönemde bir de üstüne aradan çıkan bu sesleri işitir ve daha kötü hissetmeye başlarız. Kendimize şu soruları sormakta fayda var:

  • İyi bir nedeni olmasa dahi korkuyor ya da panikliyor muyum?
  • Her şey giderek sırtıma yükleniyor gibi hissediyor muyum?
  • Sürekli mutsuz hissediyor ve sık ağlıyor muyum?
  • Bir şeyler kötü gittiğinde bir sebebi olmasa dahi kendimi suçluyor muyum?
  • İştahta değişim, uykuda değişim var mı?
  • Kiloda bir değişiklik var mı?
  • Enerjim nasıl? Günün büyük bir kısmında kendimi yorgun, halsiz hissediyor muyum?
  • Kendimi günün büyük bir çoğunluğunda nasıl hissediyorum?
  • Dikkatim nasıl? Belirgin bir farklılık var mı?

İşlevsellikte ve günlük yaşamınızda belirgin derecede bozulma, değişme varsa uzmana görünmekte geç kalmayın.

Doğum çok kutsal ve mutlu bir an olsa dahi, doğum sonrası depresyona yakalanmak da olağan akışın içinden çok insani bir durumdur. Sizi ürkütebilir, şaşkınlık hissettirebilir ya da korkutabilir. Tüm bunları hissetmeniz doğaldır, ilk kez yaşadığınız bir durum belirsizlik içerir ve annenin kutsal rolüne ters davranışlar göstermenize sebep olabilir. Doğum sonrası depresyonun tedavisi mümkündür. Yeter ki inkar etmeyelim, görmezden germeyelim hem kendimiz hem de çocuğunuzun refahı için kendiliğinden geçmesini beklemek yerine yardım istemekten çekinmeyelim.