Merhaba Büşra Hanım, Kadinja.com olarak röportaj teklifimizi kabul ettiğiniz için çok teşekkür ederiz.
- İlk başta sizi tanımak istiyoruz. Bize kendinizi kısaca tanıtır mısınız?
1997 de tokatta dünyaya geldim.4 yaşımda İstanbul Bahçelievler’e taşındık ve hala buradayız. İlkokul 4. sınıfta okul Takımına seçilmekle başladı hikayem. Ardından yıllarca voleybolla uğraştım hala da içindeyim.
- Üniversitede beden eğitimi öğretmenliği bölümünde okuyorsunuz. Beden eğitimi öğretmenliğine olan ilginiz nasıl başladı?
18 Mart üniversitesinde Beden eğitimi öğretmenliği okuyorum, voleybol ve Survivor okulumun uzamasına sebep oldu tabi ama az kaldı. Yıllarca voleybolla ilgilendikten sonra daha durağan bir meslek yapabileceğimi düşünmedim bu nedenle böyle bir bölüm tercih ettim. Ayrıca çocuklarla ilgilenmeyi çok seviyorum.
- Voleybola olan ilginiz herkes tarafından bilinmektedir. Size göre voleybol hayatınız hangi noktasındadır?
Voleybol benim hayatımda bambaşka bir noktada, sahaya çıktığımda kendimi aşırı özgür hissediyorum. Heyecan, mutluluk, hırs, azim hepsi aynı anda yaşanabiliyor. Voleybola çok küçük yaşta başlamam beni daha da sosyal bir çocuk yaptı tabi. Küçük yaşlarda deplasmanlara gidip kendi sorumluluklarımı yerine getirmeye çalışmam, takımın bir parçası olmam bana çok şey kattı ve benim için bir yaşam biçimi oldu. Ve geçtiğimiz yıllarda da hem aktif oynarken hem de kendi kulübümde altyapıdaki sporculara eğitim verdim ve çok zevk aldım. Zaten Bahçelievler kulübünde 4 yıldır idari menajerlik yapıyorum. Takımım için her anlamda savaş veriyorum ve bu çok hoşuma gidiyor.
- Voleybolda hangi pozisyonda oynuyorsunuz?
Voleybolda altyapı da bir mevkiniz olmuyor, direk ama zamanla büyüdükçe özelliklerinize göre bir pozisyonunuz oluyor ben smaçör olarak başladım (4) daha sonra genç ve A takıma çıktığımda orta oyuncu (3) olarak devam ettim.
- Şimdiye kadar hangi takımlarda oynadınız?
Kendi ilkokul arkadaşlarımla amatör bir takımı 1.lige kadar yükselterek Türkiye’de bir gurur kaynağı olduk aslında. Buna basında medyada da yer veren gazeteler kanallar oldu. Bu da bizi çok mutlu etti. Bu nedenle ben kendimi bildim bileli Bahçelievler Voleybol Kulübü’nde (BVK) oynuyorum.
- “Survivor” yarışmasına katıldınız. Başvuru ve yarışma sürecinden bahseder misiniz?
Bu yıl Survivor’da yarıştım. Benim için bir hayaldi açıkçası. Seçileceğimi çoğu zaman hissediyorum desem de, sonra kendime bakıp o kadar müracaattan neden sen saçmalama dediğimde oluyordu. 2 yıl önce bir darp olayında yer aldım maalesef ve abim beni Çanakkale’ye götürüyordu. Birden telefon çaldı, açtım Acun Medya’dan aradıklarını söylediler. Ben de cevap olarak “Şakaysa komik değil ben şuan iyi durumda değilim kimsiniz bilmiyorum ama lütfen kapatın dedim.” Şöyle bir açıklık getirmek istiyorum ben Survivor’a üniversitenin ilk yılı doğa sporları dersini aldıktan sonra etkilenerek başvurdum ama başvurduğumu unuttum. Ardından bir arkadaşım numarasını değiştiriyor ve yeni numara aldığını bana belli etmek için arayıp biraz beni işletiyor, telefonu açtığımda da acun medyadan aradığını görüşmeye çağırdıklarını söylüyor. Aradan biraz zaman geçtiğinde yine aynı durum olgunda ben de öyle bir şey sandım tabi. Daha sonra Acun Medya beni araştırmış ve arayıp geçmiş olsun dileklerini ilettiler sağolsunlar ve iyi olduğumda görüşmeye davet ettiler. Ben de gittim tabi ama çok fazla sözlü mülakat oldu kaç kere gittiğimi unuttum diyebilirim. Daha sonra deneme bir parkura girdim ve ardından Acun Ilıcalı ile 2 görüşme sonunda seçildiğimi ama yedek olduğumu söylediler geçen sene ve gidemedim. Bu sene de acun Ilıcalı ile 3 kere görüşerek ve parkura tekrar girerek direk as kadroyla yarışmacı seçildim.
- Survivor’da sizi en çok zorlayan yarışma hangisi oldu?
Beni en çok psikolojik olarak zorlayan yarışmacı Hikmet Tuğsuz oldu.
- Survivor’da en iyi anlaştığınız ve en çok beğendiğiniz yarışmacılar kimlerdi?
Survivor’da en beğendiğim yarışmacı diye bir şey yoktu aslında. Herkes kendini ve ailesini temsil ediyor sonuçta. Ama en iyi anlaştığım Okay abi ve Seda abla oldu çok fazla vakit geçirdik. Ama Survivor çok uzun bir süreç ve en yakınım dediğinizle de tartışabiliyorsunuz açlık ve oyun nabızları ile ve hayatta kalma savaşı gerçekten orda ki şartlar çok zor ama gitmekte istemiyorsunuz çok değişik duygular anlatılmaz yaşanır.
- Açlıkla baş etmek oldukça zor olsa gerek. Genelde yarışmacıların verdikleri kilolar da dikkat çekiyor. Siz yarışma sürecince kaç kilo verdiniz?
Yarışmaya 61 kilo gittim ve bir oyunu kazandıktan sonra villaya gittik orda tartı vardı 54 kilo gördüm kendimi ve şoka girdim daha gideli 2 ay olmuş. Ardından 3 ve 4. aylar geldiğinde kendimde bir şişkinlik hissettim oranın şartlarında regl olamıyorsunuz ve bu ödem yapıyor vücutta benim takımım da üzerine bütün ödül oyunlarını kaybedince her gün 4-5 Hindistan Cevizi yedim ve biliyorsunuz ki Hindistan Cevizi çok kalorisi ve yağ oranı yüksek bir besin buda ödemin artmasına sebep oldu ve 76 kilo çıktım ben elendiğimde ama şuan karnımı doyurana kadar yemek yememe rağmen regl oldukça ödem iniyor ve günden güne kilom düşüyor.
- Tekrardan Survivor’a katılmak ister misiniz?
Şuan yeni toparlanıyorum normal hayata alışmak gerçekten çok zor ama çağırsalar tabi ki giderim çünkü parkurları şimdiden özledim bile.
- İzin verirseniz tek kelimeden oluşan tek kelimelik cevaplı sorular sormak istiyorum.
Voleybol: Yaşam biçimi.
Survivor: Hayalim.
Dominik Cumhuriyeti: Yanardağ.
Sporcu Büşra Yalçın İletişim Bilgileri: